Putin, Rusya’nın Soçi kentinde düzenlenen Uluslararası Valday Tartışma Kulübü’nün toplantısına katılarak, gündemdeki konuları değerlendirdi.
Dünyadaki düzenin değişim sürecinde olduğunu, oluşan düzen için ciddi mücadele başladığını belirten Putin, yeni dünya düzeninde hegemonyanın kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Rusya’nın, dünya üzerinde hakimiyet kurmaya çalışanları tarihinde defalarca durdurduğunu dile getiren Putin, bunun bundan sonra da böyle olacağını söyledi.
Batı’nın Ukrayna’yı karıştırarak, Rusya’nın Avrupa ülkeleriyle, özellikle de Almanya ve Fransa ile ilişkilerini koparmaya çalıştığını, benzer eylemlerin Asya’da ve Kore Yarımadası’nda da gözlemlendiğini kaydeden Putin, bu yönde siyaset izleyen Batılı ülkelerinde ise kaos ve sistematik krizin derinleştiğini belirtti.
Batı’nın El-Kaide terör örgütünü Güney Kafkasya’da Rusya’ya karşı desteklediğini söyleyen Putin, buna karşı koyduklarını ve bölgedeki teröristleri yok ettiklerini aktardı.
Diğer yandan Putin, Batılı ülkelerle etkileşime açık olduklarını dile getirerek, “Eğer onlardan biri, yeniden temas kurmak isterse, buna karşı değiliz. Buyurun, temasları yeniden başlatıp konuşacağız.” ifadelerini kullandı.
Putin, Batı ile stratejik istikrar konusunda da diyaloğa açık olduklarını dile getirerek şöyle konuştu:
“Ancak ABD ve müttefikleri, Rusya’yı stratejik yenilgiye uğratmayı hedefliyor. Aynı zamanda, bizimle stratejik istikrar konusunda diyaloğu sürdürmek istiyor. Bu nasıl olur? Yetişkin insanlarsınız sanki. Peki stratejik yenilgi nedir? Bu, ülkeyi yok etmek değilse, önemsiz hale getirmektir. O halde nükleer silahımız ne için? Diyaloğu sürdürmeye hazırız, ancak modern koşullarda çok husus var.”
ABD’den başka bazı NATO ülkelerinin nükleer sahip olduğuna dikkati çeken Putin, İngiltere ve Fransa’nın nükleer cephanesinin büyüdüğünü ve bunun da hesaba katılması gerektiğini vurguladı.
Rusya ve ABD arasındaki ilişkilerine değinen Putin, ikili ilişkileri iyileştirmek istediklerini ve buna açık olduklarını söyledi.
Başkan Putin, “ABD’de nelerin yaşanacağını bilemeyiz, ancak onlarla (Amerikalılar) ilişkilerin bir gün yeniden kurulacağını gerçekten umuyorum. Biz buna açığız, ancak top onların sahasında. Çünkü onlarla ilişkileri bozmadık, onlara yaptırım uygulamadık. Yeni ABD yönetimi, tekliflerini gelecekte ne şekilde formüle edeceğini göreceğiz, tabi teklifleri olursa.” dedi.
“Rusya, Ukrayna’yı hangi sınırlarda tanıyor?” sorusunu yanıtlayan Putin, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından ardından Ukrayna ile tarafsızlığına dair yapılan anlaşmalar çerçevesinde sınırlarını tanıdıklarını anımsattı.
Putin, Ukrayna’nın tarafsızlık ilkesinden vazgeçtiğini ve NATO’ya üye olmak istediğine dikkati çekerek, “Biz böyle anlaşmadık. Bundan başka, hiçbir yerde darbeleri desteklemiyoruz. Ukrayna için de bu geçerli. Bu darbeyi kabul etmeyenleri anlıyoruz, destekliyoruz ve onların çıkarlarını savunma hakkını tanıyoruz.” şeklinde konuştu.
Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinde referandumların yapıldığına ve bu referandumların sonucunda bölgedeki halkın Rusya’ya katılmayı tercih ettiğine işaret eden Putin, “Bu böyleyse, Ukrayna sınırının, tarihi topraklar olarak gördüğümüz belirli bölgelerde yaşayan halkın egemenlik kararları doğrultusunda belirlenmesi gerekiyor. Her şey güncel olayların dinamiklerine bağlı.” ifadelerini kullandı.
Vladimir Putin, Ukrayna’nın tarafsız ülke olması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Bu olmazsa, Rusya ile Ukrayna arasında iyi komşuluk ilişkilerini düşünmek zor. Bu, Ukrayna’nın sürekli olarak yanlış ellerde ve Rusya Federasyonu’nun çıkarlarına zarar verecek şekilde bir araç olarak kullanılacağı anlamına geliyor. İlişkilerin normalleşmesi için temel koşullar yaratılmayacak, durum öngörülemeyen bir senaryoya göre gelişecek. Bundan gerçekten kaçınmak isteriz. Bunun aksine, meselenin uzun vadeli çözümünden, Ukrayna’nın başka ülkelerin elinde değil egemen bağımsız olmasında yanayız.”
Ukrayna ordusunun Rus toprağı Kursk bölgesine ağustos başında girdiğine dikkati çeken Putin, bunun askeri değil, siyasi bir karar olduğunu belirterek, “Kayıpları büyük. 30 binin üzerinde asker kaybettiler. Üç ayda, geçen yıla göre daha fazla asker kaybettiler.” ifadelerini kullandı.
Putin, Ukrayna ile İstanbul’da 2022’de sağlanan anlaşmalar ve sahadaki gerçekler çerçevesinde müzakere ve ateşkese açık olduklarını, anca ateşkesin kısa süreli değil, ikili ilişkilerin iyileştirilmesi amacıyla uzun vadeli olması gerektiğini belirtti.
Gazze’deki duruma da değinen Putin, Hamas’ın İsrail’e 7 Ekim 2023’te düzenlediği saldırısını kınadıklarını belirterek, “Buna cevabın ölçülü olması gerekiyor. Filistin halkının acılarını en aza indirmek için çabalamak lazım. Çatışmaların acilen durdurulması, İsrail ile Filistin’in bu konuda anlaşması için elinde gelenin yapılması gerekiyor.” dedi.
Rusya’nın ilgili taraflarla etkileşimde olduğunu dile getiren Putin, her taraf için kabul edilebilir çözümün aranması gerektiğini vurgulayarak, “İlgili tarafların gerginliği büyütmek yerine anlaşmaların sağlanmasına götüren çıkış yollarını aradığını hissediyoruz. Bunun üzerinde çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Rusya ile Kuzey Kore arasında kapsamlı ortaklık anlaşmasını haziranda imzaladıklarını anımsatan Putin, bu anlaşmanın bölgeye istikrar getireceğini belirtti.
Putin, iki ülke arasında olası bir askeri tatbikat ihtimaline ilişkin soruyu da yanıtlayarak, “Bakacağız, neden olmasın? Anlaşmada başka bir devletin saldırganlığı durumunda karşılıklı yardımdan bahseden bir madde bulunuyor.” şeklinde konuştu.
Dünya çapında tartışmalara neden Paris Olimpiyatları’nın açılış seremonisiyle ilgili konuşan Putin, “Organizatörlerin neye güvendiklerini ve bunu neden yaptıklarını, Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin neden gözden kaçırdığını bilmiyorum. Milyonlarca inanan için kesinlikle kırıcıydı.” değerlendirmesinde bulundu.
Başkan Putin, organizatörlerin insanları kırmak gibi bir niyetlerinin olmadığı yönünde kendilerini savunduklarına işaret ederek, “İslam’a inananlar da Kur’an-ı Kerim yakıldığında, peygamberle ilgili çizgi romanlar ifade özgürlüğü kalkanıyla yayınlandığında aynı şeyi hissediyorlar. Bir kişinin veya toplumun özgürlüğü, diğerinin özgürlüğünün başladığı yerde sona erer.” diye konuştu.
İnsanların dini değerleri konusunda kırıcı davranıp “bu benim özgürlüğüm” şeklinde savunma yapılamayacağını vurgulayan Putin, “O zaman cinayet işleyip bu benim ifade özgürlüğüm diyebilirsin. Bu elbette saçmalık. Bazı insanlar sınırları anlamıyorlar.” dedi.