CHP'nin talebinin ardından katıldığı canlı yayında konuşan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İsrail, Lübnan'dan sonra gözünü topraklarımıza dikecek" sözleri sonrası Meclis'in 8 Ekim Salı günü toplanacağını duyurdu.
Meclis'in İsrail tehdidini kapalı oturumla gündeme almasına ilişkin Hatay’ın İskenderun İlçesinde yaptığı açıklamada değinen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Yarın Mecliste bizim çağrımızla bir gizli oturum yapılacak. Sebebi şu, ülkenin Cumhurbaşkanı hepimizin gözünün içine baka baka, Meclisin kürsüsünden dedi ki ‘İsrail’in bir sonraki hedefi biziz.’ Bu olacak bir iş değil. Bunu şöyle yapıyorlar. Bir Türkiye, İsrail’den çok güçlü bir devlettir. İki Türkiye, İsrail’e karşı dünyadaki üye olduğu bütün yapılar tarafından korunmak, sahip çıkılmak zorundadır, başta NATO olmak üzere. Ayrıca bu memleket öyle Netenyahu’nun kendi halkının bile yaka silktiği birinin tehdidine cevap vermeyecek, ondan korkacak durumda değildir. Bunu herkes bilir. Ama Cumhurbaşkanı diyor ki, ‘Bir sonraki hedefi biziz.’ Ona ne Netenyahu cesaret edebilir, ne dünyanın en akılsızları buna kalkışabilir. Ama bir şey var. Bir korku yaymak, o korkuyla insanları ‘Evet açsın, yoksulsun, işsizsin ama tehlike büyük. İsrail saldıracak, beni desteklemelisin’ demekse hesap işte bu parti bu numarayı yutmaz, geçmişte yaptığı oyunlara gelmez" dedi.
'SÖYLENMEYENİ İFŞA EDERİM'
"O yüzden yarın Meclise çağırdık, ‘Kapalı oturum yap’ dedik. Kendi gelmiyor, gelmeli, gelmeliydi. Bakanları geliyor, gelsinler, en doğru bilgileri versinler" diyen Özel, şu ifadeleri kullandı:
"Eğer yarınki oturum, 10 yıl gizliliği var, yarın bize İsrail saldırısının kapıda olduğunu, bir sonraki hedefin Türkiye olduğunu anlatırlarsa gereğini yaparız, susarız. Ama yarın sakın ha sakın yarın bildiklerimizi bize anlatıp havanda su dövüp, ‘Tehlike var, olabilir’ deyip bu Meclis kürsüsünden Cumhurbaşkanı ağzıyla söylenen lafın altına tane tane doldurmazlarsa, evet oturum gizli, söyleneni söyleyemem ama söylenmeyeni ifşa ederim. Kimse bizi İsrail tehdit ile korkutup televizyonlarda savaş konuşturup yoksulluğu, emekliyi, asgari ücreti, depremzedeyi, çiftçi, işçiyi konuşmamamızı beklemesin bunun hesabını çok ağır sorarız."