OKTAY CANDEMİR
Türkiye'nin Suriye politikası: Kürtsüz devlet-İkiz devlet
Türkiye, Suriye’nin geleceğiyle ilgili söz hakkının kendisine ait olduğunu iddia ediyor. Üstelik Türkiye, bu konuda sadece tavsiyede bulunmuyor; Suriye’nin Kürt politikasını şekillendirecek kadar kendini oranın sahibi olarak görüyor.
Türkiye için, söz konusu Suriye ise gerisi teferruat olmuş.Neredeyse Cebel-i Semaan dağlarında “Ne mutlu Arap’ım diyene” yazılmasını bile isteyecekler, Suriye Arap’tır, Arap kalmalıdır diyorlar. Öyle ki, bu kimlik o kadar kutsaldır ki, değişmesi dahi teklif edilemez. Suriye'nin başına gelenler hep dış güçlerin oyunu!
Kendilerinde olduğu gibi, Suriye'de de; 'Tek dil, tek millet, tek bayrak, tek vatan' istiyorlar. Kendi hastalıklarını Suriye'ye de bulaştırmaya çalışıyorlar. Yeni yönetime, 'Değişmeyin, 1958 Birleşik Arap Cumhuriyetinde ve sonra Esat yönetiminde olduğu gibi Kürtlere bir hak vermeyin, Ecanip (yabancı yerleşimci) statüsünde yaşamaya devam etsinler' diyorlar.
Türkiye’nin önerdiği politika, temelde Suriye’nin Arap istiklâlini, Arap Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafa etmesidir. Suriye’de egemenlik kayıtsız şartsız Arapların olmalıdır. O yüzden, Kobane ve Qamışlo belediyelerine kayyum atanması gibi teklifler de Türkiye tarafından, Suriye devletine iletilmiştir!
En iyi Kürt Mehmet Metiner gibi Kürt’tür. Bu yüzden, eğer Suriye'de böyle Kürtler yok ise Suriye hükümeti talep ederse, Metiner, Orhan Miroğlu ve Galip Ensarioğlu gibi isimler, Suriye’ye transfer olarak bakanlık yapmaya hazırdır. Düşünün; Metiner İçişleri Bakanı, Miroğlu Kültür Bakanı, Ensarioğlu ise Ticaret Bakanı. Her biri kendi alanında gösterdikleri 'İhanet' başarılarını, Suriye’ye de taşıyacaktır!
Özetle, Türkiye, Suriye’yi istediği gibi şekillendirmek istiyor. Tek Türkiye yetmedi şimdi ikiz Türkiye yaratmaya çalışıyorlar. Kıbrıs Yavru Vatandı, Suriye'de ikiz vatan olur.
Türkiye, kendine benzer bir Suriye yaratmak istiyor ama yanlış hesap, Kobanê'den dönecek gibi duruyor.