Af, davanın veya cezanın düşürülmesini sağlayan, sanığın cezaevine girmesini, girmişse çıkmasını sağlayan bir müessesedir. Diğer bir tanımla af, suçlar karşısında cezaya hükmetme yetkisini ortadan kaldıran, hükmedilmiş cezaların kısmen veya tamamen infazına engel olan ya da hükmedilmiş cezanın hafifletilmesi sonucunu doğuran düzenlemedir. Af cezaevindeki suçlular ile ailelerini etkileyen en önemli kurumdur. Bir çok mahkum ve yakını af çıkacak mı diye merak içindedir. Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren çeşitli sebeplerden dolayı 100’ü aşkın af ilan edilmiştir. Bunlardan; 1922, 1923, 1933, 1960, 1963, 1966 ve 1974’te olmak üzere yedisi genel aftır. 4616 Sayılı Şartla Salıverilme ve Erteleme Yasası, 22 Aralık 2000 tarihinde Rahşan ECEVİT’ in önerisiyle çıkarılmış ve halk arasında “Rahşan Affı” olarak bilinmektedir. Cezaevlerinde yer kalmadığı gerekçesiyle çıkarılan yasa 70.000 kişilik cezaevi kapasitesini 40.000’e düşürmüştür. Bu yasa 1999 yılından önce işlenen suçları kapsamaktaydı. Türkiye’nin Cumhuriyet’in 100. yılında af konusu tekrar gündeme gelmiştir. Fakat buna dair bir adım atılmamıştır.
Anayasanın 87. maddesine göre genel af ve özel af ilanına TBMM üye tamsayısının beşte üç çoğunluğu ile karar verilebilir. Af çıkarma yetkisinin istisnası ise, orman suçları yönünden (af yasağı mahiyetinde) Anayasanın 169/3. maddesinde gösterilmektedir. Meclisin af kararı, yargı işlemi olmayıp, yasama işlemi niteliğindedir. Cumhurbaşkanının bireysel özel af çıkarma yetkisi, Anayasanın 104. maddesinde; sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek veya kaldırmak” şeklinde belirtilmiştir. Cumhurbaşkanının özel af kararı da yargı işlemi olmayıp, kamu gücü işlemi mahiyetindedir. Anayasanın 87. maddesi uyarınca yasama organının kabahatler veya disiplin eylemleri için de af çıkarma yetkisi bulunmaktadır. Anayasa Mahkemesi 2802 sayılı Kanunun 69. maddesi uyarınca hakim ve C. savcıları hakkında verilen disiplin cezalarının affına da yetkilidir.
Af, davanın veya cezanın düşürülmesini sağlayan, sanığın cezaevine girmesini, girmişse çıkmasını sağlayan bir müessesedir. Diğer bir tanımla af, suçlar karşısında cezaya hükmetme yetkisini ortadan kaldıran, hükmedilmiş cezaların kısmen veya tamamen infazına engel olan ya da hükmedilmiş cezanın hafifletilmesi sonucunu doğuran düzenlemedir. Kural olarak af tasarrufunun konusu sınırsızdır. Kanun koyucu her türlü suçu af kapsamına alabilir. Bunun tek istisnası orman suçları ile ilgilidir. Orman suçları dışındaki tüm suçların af kapsamına alınması mümkündür. Af tamamen milli karakterdedir, ülke içinde kovuşturma olanağı bulunan suçlar affedilebilir. Bir ülkede çıkarılan affın başka bir ülke açısından sonuç doğurması söz konusu olamaz. Af kanununda açık bir hüküm yer almadığı sürece, yalnızca adli cezaları kapsar, disiplin cezaları, zabıta tedbirleri gibi cezaları kapsamaz. Ancak af kanunu ile bunların da kapsama alınması mümkündür. Af, Türk Ceza Kanunu madde 65’de;
şeklinde belirtilmiştir.
Af ile kişisel haklar kapsama alınamaz. Daha açık bir deyişle özel hukuka ilişkin hakların şahsi hak sahibi tarafından istenmesi, af kanunu ile bertaraf edilemez. Anayasamızın ve TCK’nın düzenlemesine bakıldığında iki çeşit af olduğu görülecektir. Bunlar;
Tarafımıza çok fazla; af yasası çıktı mı, çıkacak mı? Mahkumlara af yasası kimleri kapsıyor? gibi sorular sorulmaktadır. Meclis gündemi ile genel af detayları netleşiyor. Covid-19 izni yerine denetimli serbestliğin kapsamı genişliyor. Buna göre 120 bin civarındaki tutuklu ve hükümlünün 70-80 bini cezalarının kalan kısmını dışarıda tamamlayacak. Cumhurbaşkanı af açıklamasının detayları merak ediliyor. Peki, af yasası çıktı mı, çıkacak mı? 2024 af yasası kimleri kapsıyor? Genel af var mı? Mahkumlara ceza indirimi çıktı mı? Sorusu son zamanlarda tarafımıza çok sık sorulmaktadır. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç konu hakkında açıklamalarda bulunurken, 7. Yargı Paketi’nde genel af bulunmuyor. 7. Yargı Paketi’nde infaza ilişkin düzenlemeler vardır. Bu düzenlemeler ile hükümlüler daha erken cezaevinde çıksa da bu durum bir af değildir. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen koronavirüs iznindeki hükümlülere ilişkin düzenlemeye dair açıklamalarda bulundu. Kabul edilen kanun teklifinin ‘af’ düzenlemesi olmadığının altını çizen Bakan Tunç “Covid-19 izninde bulunan koşullu salıverilme tarihine belli bir süre kalmış olan iyi halli hükümlülerin kalan cezasının denetimli serbestlik altında çektirilmesidir” ifadelerini kullandı.
Af kurumu esas itibariyle 1982 Anayasası’nın 87 ve 104. maddelerinde düzenlenmekle birlikte teknik yönleri 5237 sayılı TCK’nın birinci kitap üçüncü kısmında ”dava ve cezanın düşürülmesi” başlıklı dördüncü bölümde ele alınmıştır. Af yasama organı tarafından çıkarıldığından bir yasama işlemidir. Bu husus Anayasanın 87. maddesinde belirtilmiştir. Maddede Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkileri sıralanmıştır. Maddede, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının beşte üç çoğunluğunun kararı ile genel ve özel af ilânına karar verme yetkisi belirtilmiştir. Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan af ise, tamamen idari bir işlem niteliğindedir. Af, af kanununda aksi bir düzenleme yer almamakta ise, kural olarak mecburi niteliktedir. Aftan yararlanma kişilerin iradesine bağlı değildir. Davanın ve cezanın düşürülmesi nedenlerinden birisi olan af, tarihin tüm dönemlerinde hep var olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Anayasalarında da af hususu düzenleme altına alınmıştır. Af, “genel af” ve “özel af” olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Cumhuriyet tarihi boyunca çeşitli tarihlerde af çıkarılmıştır. Bu aflar bazen genel af niyetliğindeyken bazıları özel aftır. Türkiye’de bu zamana kadar çıkarılmış aflar şunlardır;
TCK’nın 65/1. maddesini göz önünde tutarak, kamu davasının düşmesi ve hükmolunan cezaların bütün sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkmasını sağlayan af olarak tanımlamak mümkündür. Kamu davasını, hükmolunmuşsa cezaları ve mahkumiyetin bütün sonuçlarını ortadan kaldıran af, bir tek kişi hakkında çıkarılmış olsa bile genel aftır. Bir affın genel af niteliğinde olup olmadığının tespitinde belirleyici olan birçok kimse hakkında çıkarılmış olması veya tüm suçları kapsaması değil, bu af ile cezaların ve mahkumiyetin bütün sonuçlarının ortadan kaldırılıp kaldırılmadığıdır. Genel af ile tüm suçlar ve suçlular affedilebileceği gibi, bir kısım suçlar ve suçluların affı da mümkündür.
Genel af halinde;
Genel affın hukuki sonuçları aşağıdaki gibi sıralanabilir;
Türk Ceza Kanunu’nda yapılan bu af tanımı öğretide yapılan özel af tanımlarıyla da örtüşmektedir. Örneğin, öğretide, özel affı; mahkemeler tarafından hükmolunmuş cezaların infazını kısmen veya tamamen vazgeçilmesi olarak ifade eder. Özel af konusunda 5237 sayılı Türk Ceza Yasası’nın 65. maddesi “Özel af ile hapis cezasının infaz kurumunda çektirilmesine son verilebilir veya infaz kurumunda çektirilecek süresi kısaltılabilir ya da adlî para cezasına çevrilebilir” (2. fıkra), “Cezaya bağlı olan veya hükümde belirtilen hak yoksunlukları, özel affa rağmen etkisini devam ettirir” (3. fıkra) ifadelerini kullanmıştır. Dolayısıyla özel af, sadece cezaya tesir eden ve fiilin “suç” vasfını etkilemeyen; bir başka anlatımla, kesinleşmiş bir cezayı ortadan kaldıran, hafifleten veya başka cezaya çeviren (daha hafif olmak şartıyla) bir tasarruftur. Genel af gerçekleşmiş veya gerçekleşecek olan ceza mahkûmiyetinin, hiç gerçekleşmemiş gibi tüm hüküm ve sonuçlarını ortadan kaldıran bir kurum iken; özel af, ceza mahkûmiyetinin hüküm ve sonuçlarını tamamen ortadan kaldırmayan, sadece cezanın niteliğine ve miktarına ilişkin bir kurumdur.
Genel af kesin hükmün öncesine veya sonrasına müdahale edebilirken, özel af kesin hükmün sonrasına müdahale eder ve sadece cezanın infazıyla ilgili sonuçlar doğurur8. Gerek özel gerekse genel af, bir veya birkaç kişi hakkında çıkarılabileceği gibi (ki buna “bireysel özel af” denir); belirli suçları işlemiş bütün mahkûmlar hakkında da çıkarılabilir (buna da “toplu özel af” denir). 1982 Anayasası’nın benimsediği esasa göre TBMM’nin hem bireysel, hem de toplu özel af çıkarma konusunda yetkili kılınmasına karşılık; Cumhurbaşkanı‘na sadece münferit sebeplere bağlı olarak bireysel özel af konusunda yetki verilmiştir.
Özel af, hapis cezasının infaz kurumunda çektirilmesine son veren, hapis cezasının infaz kurumunda çektirilecek cezasını kısaltan ya da hapis cezasını adli para cezasına çeviren af olarak tanımlanabilir. Madde düzenlemesi yalnızca infaz aşamasının dikkate alınıp, soruşturma ve kovuşturma aşamasını dikkate almaması nedeniyle eksiktir. Özel afta ceza ortadan kalkmamakta, infazına son verilmekte, infaz süresi kısalmakta veya başka bir cezaya çevrilmektedir. Özel af yalnızca cezayı ortadan kaldırır ve sadece hapis cezasının affını içerir.
Özel afta mahkumiyet etkisini devam ettirdiğinden mahkumiyetin hukuki sonuçları ortadan kalkmaz. Özel af, cezanın infaz aşamasına etki etmektedir. Özel affın hukuki sonuçları türüne göre aşağıdaki gibidir;
Bu makalemizde; genel af nedir, özel af nedir, genel ve özel affın hukuki sonuçları nelerdir, affın hukuki dayanağı nedir, af çıkarma yetkisi kime aittir, genel aftan kimler yararlanamaz, Türkiye’nin genel af süreçleri, 2024 yılında af, 2024 yılında af çıkacak mı, 2024’te çıkacak af kimleri kapsayacak, 2024 yılında af hangi suçları kapsayacak, 2024 yılı yeni infaz düzenlemesi, 2024 yılında genel af çıkarsa ne olur, gibi konulara açıklık getirdik.
2024 yılında genel veya özel bir af çıkacak mı konusunda henüz net bir gelişme kaydedilmedi. Ancak bakanların ve siyasilerin yaptığı açıklamalar af bekleyenleri umutlandırıyor. 2024 yılında çıkması beklenen genel veya özel af konusunda Adalet Bakanı Tunç yeni infaz düzenlemesi gelebileceğini belirtti. Genel af çıkacak mı, sorusu mahkum ve yakınlarının merak ettiği konuların başında geliyor. Yargı paketi çalışmaları Adalet Bakanlığınca sürerken genel af iddiaları kamuoyunun gündemine geldi. 2024’te genel af çıkacak mı? 9. Yargı Paketi’nde genel af var mı? Adalet Bakanlığı tarafından çalışmaları tamamlanan ve meclise sunulan 9. Yargı Paketinde en çok merak edilenlerden biri de ‘genel af’ oldu. Mahkumlar ve aileleri gözlerini genel af düzenlemesine çevirdi. Peki, 2024’te genel af çıkacak mı? 9. Yargı Paketi’nde genel af var mı? Adalet Bakanlığı genel af son durum nedir? Af çıkacak mı? 120 bin mahkumu ilgilendiren af düzenlemesini bekliyor.
2024 yılında mahkumlara af çıkıp çıkmayacağına dair kesin bir bilgi veya resmi açıklama yoktur. Af çıkarılması, siyasi bir karardır ve birçok faktöre bağlı olarak değişebilir. Çünkü kararı TBMM vermektedir. TBMM af konusunda karar verirken bir çok faktörü gözönüne alır. Bu faktörler şunlardır:
Ancak, bu gelişmelerin kesin olarak af çıkacağı veya çıkmayacağı anlamına gelmediğini tekrar belirtmek önemlidir.
Tarafımıza sürekli infaz yasasından kimler yararlanacak? sorusu yöneltilmektedir. Kamuoyunun uzun süredir gündeminde olan ve yaklaşık 90 bin mahkumun yararlanacağı infaz yasası TBMM Genel Kurulu’nda görüşülerek kabul edilmiştir. TBMM’de kabul edilen yeni düzenlemeden kamuoyunda uzunca süre gündemde kalan olayların sanıkları da yararlanacak.
Dünya’yı saran Covid-19 sebebiyle alınan tedbirler kapsamında infaz yasasında da değişiklik görüşmeleri sonucunda Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda görüşülen infaz düzenlemesine ilişkin kanun, 14 Temmuz 2023 itibarı ile kabul edilmiş ve 15 Temmuz 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Düzenleme ile birlikte infaz kanunu haricinde on kanuna daha değişiklik uygulanmış olup toplam 11 farklı kanunda değişiklik yapıldı. 15 Temmuz 2023 tarihli Resmi Gazete ile 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’a geçici 10. Madde eklenmiştir. Bu maddeye göre yapılan düzenlemeler;
Birinci madde hükmü ile Covid salgını nedeniyle açık hapishanelere ayrılmaya hak kazanarak izinde sayılan mahkumların kanunda belirtilen madde ile tekrar kurumlara dönmesi gerektiği belirtilmiştir.
İkinci fıkra hükmüne göre covid izninde bulunan, denetimli serbestlik hakkından yararlanmaya beş senesi ve daha az süresi kalan mahkumların tekrar hapishaneye dönmemesi ve kalan sürelerini denetimli serbestlik şeklinde geçirerek infaz etmeleri düzenlenmiştir.
Üçüncü fıkra ile yapılan düzenlemelerin Adalet Bakanlığı’nın internet sitesinden duyurulacağı belirtilmiştir.
Dördüncü fıkra düzenlemesi ile birlikte hapis cezasını 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak infaz edilip 31/07/2023 tarihi ile covid izninde bulunan mahkumların, denetimli serbestlik tedbiri uygulanması ile geçirilecek süreleri yükümlülüklere tabi olmadan geçirmeleri düzenlenmiştir.
Beşinci fıkra kapsamında belirtildiği üzere geçici 9. Maddenin 6. Fıkrası “Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar, Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar hariç olmak üzere, toplam hapis cezası on yıldan az olanlar bir ayını, on yıl ve daha fazla olanlar ise üç ayını kapalı ceza infaz kurumunda geçirmiş olan iyi hâlli hükümlülerden ilgili mevzuat uyarınca açık ceza infaz kurumlarına ayrılmalarına bir yıl veya daha az süre kalanlar, talepleri hâlinde açık ceza infaz kurumlarına gönderilebilirler. Bu hükümlüler, açık ceza infaz kurumlarında barındırılır. İlgili mevzuat uyarınca açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya, beşinci fıkrada belirtilen süreler içinde hak kazandıkları takdirde beşinci fıkra uyarınca izinli sayılırlar. Beşinci fıkrada belirtilen sürenin tamamlanmasından sonra ise açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanıp kazanmadıklarına bakılmaksızın, 95 inci maddede düzenlenen izin hakkından yararlanırlar. Bu fıkra hükmü 31/7/2023 tarihine kadar uygulanır.” Şeklinde belirtilmiştir. Geçici 10.maddenin beşinci fıkrasında belirtilen mahkumların şartları sağlamaları durumunda açık ceza infaz kurumuna gönderileceği belirtilmiştir.
Altıncı fıkra kapsamında infaz rejimi değişikliği hakkı bulunmayan suç türleri olarak,
a) Hapis cezasının infazı 16, 16/A ve 17 ncimaddeleri kapsamında ertelenmiş olan,
b) Hapis cezasının infazı durdurulmuş olan, hükümlüler hakkında da uygulanır.
Yedinci fıkra kapsamında belirtilen;
Sekizinci fıkra kapsamında , İnfaz Kanunu 107. Madde 12. Fıkrası kapsamında düzenlenen şartların oluşması ve mahkuma uygulanan koşullu salıverilme tedbirinin geri alınması durumunda veya ikinci kez mükerrirlik durumunda altıncı fıkra kapsamında uygulanan tedbirlerin uygulanmayacağı belirtilmiştir. Ancak infaz düzenlemesi uygulanacağı tarih itibarı ile kesinleşip infaz edilmemiş hapis cezaları bakımından uygulama bulacaktır.
13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 10- (1) 31/7/2023 tarihi itibarıyla geçici 9 uncu maddenin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle izinde bulunan hükümlüler, izin bitimini takip eden onbeş gün içinde infaz işlemlerinin devam ettiği kurumlara dönmek zorundadır.
(2) 31/7/2023 tarihi itibarıyla geçici 9 uncu maddenin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle izinde bulunan ve ilgili mevzuat uyarınca cezalarının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına beş yıl ve daha az süre kalan hükümlülerin talebi aranmaksızın, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına infaz hakimi tarafından karar verilebilir.
(3) Yukarıdaki fıkralar uyarınca, izinden dönecek hükümlüler ile hakkında denetimli serbestlik kararı verilecek hükümlülere ilişkin hususlar, Adalet Bakanlığının resmî internet sitesinde duyurulur.
(4) 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle cezası infaz edilip geçici 9 uncu maddenin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle 31/7/2023 tarihi itibarıyla izinde bulunan hükümlüler, koşullu salıverilme tarihine kadar olan süreleri 105/A maddesinin beşinci fıkrasında belirtilen yükümlülüklere tabi olmadan geçirirler.
(5) Geçici 9 uncu maddenin altıncı fıkrası uyarınca açık ceza infaz kurumuna gönderilen hükümlüler, 31/7/2023 tarihi itibarıyla açık ceza infaz kurumuna ayrılmış sayılır.
(6) Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar, Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar hariç olmak üzere, 31/7/2023 tarihi itibarıyla kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerden, toplam hapis cezası on yıldan az ise bir ayını, on yıl ve daha fazla ise üç ayını bu kurumlarda geçirip ilgili mevzuat uyarınca açık ceza infaz kurumlarına ayrılmasına üç yıl veya daha az süre kalanlar, bu şartların oluştuğu tarih itibarıyla açık ceza infaz kurumlarına ayrılabilir. Bu hükümlüler ile 31/7/2023 tarihinde geçici 9 uncu maddenin altıncı fıkrası kapsamında açık ceza infaz kurumunda bulunan hükümlüler, talepleri hâlinde en az üç ay açık ceza infaz kurumunda kalmış olmak şartıyla ilgili mevzuat uyarınca cezaların denetimli serbestlik tedbiri altında infazı uygulamasından üç yıl erken yararlandırılır.
(7) Altıncı fıkra hükümleri 31/7/2023 tarihi itibarıyla;
a) Hapis cezasının infazı 16, 16/A ve 17. maddeleri kapsamında ertelenmiş olan,
b) Hapis cezasının infazı durdurulmuş olan, hükümlüler hakkında da uygulanır.
(8) Koşullu salıverilmenin geri alınması nedeniyle 31/7/2023 tarihi itibarıyla cezası aynen infaz edilen veya ikinci defa mükerrir olup 31/7/2023 tarihi itibarıyla bu cezanın infazı için ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin bu cezalarının infazı bakımından altıncı fıkra hükümleri uygulanmaz. Bu hükümlülerin 31/7/2023 tarihi itibarıyla kesinleşmiş ancak infaz edilmemiş diğer hapis cezaları bakımından altıncı fıkra hükümleri uygulanır.”
HABER: https://kadimhukuk.com.tr/makale/genel-af/