Biden'ın federal düzeydeki idam cezasını müebbet hapis cezasına çevirmediği üç hükümlü 'terör' ve 'nefret saikli katliam' suçlarından hüküm giymiş kişiler oldu.


ABD'de görev süresi 20 Ocak 2025'te resmi olarak sona erecek olan ABD Başkanı Joe Biden, federal düzeyde idam cezasına mahkum edilmiş 40 hükümlüden 37'sinin cezalarını şartlı tahliye hakkı olmaksızın müebbet hapis cezasına çevirdi. 'Terör' ya da 'nefret saikli katliam' suçlarından hüküm giyen üç kişi ise bu kararın dışında bırakıldı.

The Guardian gazetesinin aktardığına göre, Biden'ın söz konusu kararı, hak savunucularının seçilmiş başkan Donald Trump'ın idam cezasını desteklediğine işaret ederek kendisine uyarıda bulunmasının ardından geldi. Trump, ilk başkanlık döneminde, yaklaşık 20 yıl sonra federal düzeyde idam cezalarının infazını yeniden başlatmıştı. Biden, idam mahkumlarının cezaları hakkında aldığı karara ilişkin açıklamasında, söz konusu mahkumları gerçekleştirdikleri elim eylemler dolayısıyla kınadığını ve 'hayal edilemez ve onanmaz kayıplar yaşayan' ailelerin yanında olduğunu ifade ederek, vicdanının ve devlet kademesindeki mevcut ve eski görevlerindeki deneyimlerinin rehberliğinde federal düzeyde idam cezasının kullanılmasının durdurulması gerektiğine hiç olmadığı kadar ikna olduğunu söyledi. Biden, "Arkama yaslanıp yeni bir yönetimin benim durdurduğum infazları yeniden başlatmasını vicdanım rahat bir şekilde izleyemem" diye konuştu. 

3 HÜKÜMLÜ, KARARIN KAPSAMININ DIŞINDA BIRAKILDI

Biden'ın idam cezasının müebbet hapis cezasına çevrilmesine karar verdiği isimler arasında, başka polis memurlarının da olduğu bir uyuşturucu suç şebekesinin 'aklı' olduğu ifade edilen ve kendisi hakkında şikayette bulunan bir kadının öldürülmesini sağlayan New Orleans'lı eski polis memuru Len Davis ve bir kişiyle birlikte bir bankaya soygun düzenleyen Norris Holder da yer aldı. Savcılar, soygun sırasında hayatını kaybeden güvenlik görevlisini öldüren kurşunun Holder'ın silahından çıkmamış olabileceğini belirtmişti. 

Başkan Joe Biden'ın kararının geçerli olmadığı üç idam mahkumu ise şu kişiler oldu: 2013 yılında Boston maratonuna bombalı saldırı düzenlemekten suçlu bulunan Dzhokhar Tsarnaev; 2015 yılında Güney Carolina'nın Charleston bölgesinde dokuz siyah kilise mensubunu vurarak öldüren Dylaan Roof ve 2018 yılında Pittsburgh'da bir sinagoga baskın düzenleyerek Yahudi cemaatinden 11 kişiyi öldüren Robert Bowers. 

BIDEN, 2020'DE İDAM KONUSUNDAKİ FİKRİNİ DEĞİŞTİRMİŞTİ


The Guardian'ın haberine göre, federal düzeyde hakkında idam kararı bulunan 40 erkeğin büyük bir kısmı beyaz değildi. İdam Cezası Bilgi Merkezi Direktörü Robin Maher, daha önce gazeteye yaptığı açıklamada, bu 40 kişinin yüzde 38'inin siyahlar olduğu bilgisini vermişti. Her dört hükümlüden yaklaşık birinin suçun işlendiği dönemde 21 yaşında ya da daha küçük olduğu bilgisi de paylaşılmıştı. Öte yandan, Biden, 1994 yılında senatör olduğu dönemde, federal idam cezasının kapsamını 60 yeni suçu kapsayacak şekilde genişleten tasarıya da öncelik eden isimlerdendi. Ancak Biden 2020 yılındaki başkanlık seçimi kampanyası sırasında idam cezasına yönelik uzun süredir devam eden desteğinden geri adım atmıştı. Biden, adalet sistemindeki ırk temelli eşitsizlikler ile haksız yere verilen mahkumiyet kararlarını gerekçe göstererek federal düzeyde idam cezasını kaldırmayı vaat etmişti. Biden yönetimi de federal infazlar hakkında erteleme kararı vermişti.